-İslam dininde ilk Cuma namazı, Rasul-i Kibriya Efendimiz Hazretlerinin hicretleri esnasında Medine’ye yakın bir yer olan Beni Salim Mescidinde Salim İbn-i Avf yurdunda kılınmıştır. (7) Diğer beş vakit namazdan farklı olarak Cuma namazının şartları da vardır ki bunlar da ikiye ayrılır: Cuma’nın vücubunun şartları, Cuma’nın edasını şartları.
Cuma namazının vücubunun şartları altıdır:
1- Erkek olmak (kadınlara farz değildir)
2-Hür olmak (kölelere farz değildir)
3-Mukim olmak (müsafir olmamak)
4-Sıhhatli olmak
5-Gözleri sağlam olmak
6-Ayakları sağlam olmak
Bu altı şart kendisinde bulunan kimseler üzerine Cuma namazı kılmaları farz olur. Bu şartlardan birisi kendisinde bulunmayan kimse Cuma namazı kılarsa onun üzerinden o günkü öğle namazı sakıt olur.
Cuma namazının edasının şartları da altıdır:
1-Namazı “Veliyyü-‘l-Emr” veya naibinin kıldırması
2-İzniam (Cuma kılınan yerin herkese açık olması ve o yerde namaz kılınması için müsaade edilmiş olması)
3-Vaktin devam etmesi (Öğle vakti)
4-Cemaat bulunması (İmamdan başka iki veya üç kişi)
5-Farzdan önce hutbe okunması
6-Namaz kılınan yer ya belde veya belde hükmünde olması (Beldenin tarifi münakaşalı ise de Kitab, sünnet ve icma ile sabit olan Cuma’nın farziyyetine tesir etmez) (8-9)
-Kıymetini bilip, iyi değerlendireceğimiz nimetlerin başında evlat nimeti gelmektedir. Bu nimetin karşılığını iki şekilde ödeyebiliriz. Birincisi, bizlere dünya hayatının meyvesi olan evlat ihsanda bulunduğundan dolayı Yaratanımıza şükretmek, ikincisi de onları Allah ve Rasulü’nün emrettiği şekilde büyütmektir. (38)
-1.dipnot/ Peygamberimizin Abdullah’tan Amine’ye intikali tarihi Cemaziyelahirdir. Bunun Receb yadedilmesinin sebebi şudur: Araplar muharebe maksadıyla haram sayılan ayların ileri geri alınmasını değiştirirlerdi. Peygamberimiz ana rahmine düştüğü sene de haram aylardan olan Receb, Cemaziyelahir’e nakledilmişti. Bu hesapça hamil müddeti tamamdır. Bilahare Receb kendi yerine nakledilmiş ve hamil tarihi ona muzaf olarak kalmıştır. (Ahmet Hamdi Akseki, Yeni Hutbelerim, Sf:727) (69)
-Namaza niyet eden kimse, nasıl ki hiçbir şey ile meşgul olamıyorsa; oruçlu olan kimse de Allah ve Resulünün hoşuna gitmeyecek hareketlerden mutlaka çekinmelidir ki, tutulan oruç faydalı olsun. (89)
-Eğer bugün anne ve babayı tanımayan bir nesil varsa, eğer bugün ailede bir huzursuzluk varsa, eğer bugün nefsani arzuların esiri olan insanlar içinde bulunduğumuz cemiyette çoğalmışsa, bütün
bunların sebebi biz Müslümanlar olduğumuzu unutmamalıyız. Eğer bizler, İslam ahlakının lezzetini tadabilseydik, bu lezzeti ve duyulan manevi hazzı başkalarına anlatabilseydik bugün bizleri acı acı düşündüren bu problemler meydana çıkmazdı. (121)
- “Kur’an-ı Kerim bir zahir nurdur. Bir zikr-i hakimdir. En doğru bir yoldur” / Hadis-i Şerif, İbn Hibban ve Camiussağir (142)
Ayyıldız Matbaası, Ankara, 1970 basım, 2.baskı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder