-"Ben edebiyatın 1970'lerde bittiğini düşünüyorum. Sonra çatışma ve darbe dönemi geldi. Daha sonra da Özal döneminde bütün iddialar bitti. Liberal kapitalizmle beraber televizyonun gelmesi en büyük sebeplerden birisi. Ama biz, buna rağmen dergiyi çıkardık. Nurettin Topçu'nun talebeleri olarak, yeni nesillere misyon taşıdık. Siyasete karışmadan, aktüaliteye karışmadan dergi çıkardık. Yirmi beş sene, üç nesil." Mustafa Kutlu (60)
-1981-1995 yılları arasında hayatının büyük bir bölümünü kahvede geçiren Erkan Mumcu'nun siyasete atılması kahve tarihinin önemli olaylarından birisidir. Daha sonraki yıllarda kahve müdavimlerinden Muzaffer Doğan, Haydar Kemal Kurt, Süleyman Gündüz, Edibe Sözen, Mehmet Ocaktan gibi birçok kişi siyasete atılsa da 1995 yılında Erkan Mumcu'nun milletvekilliğinin önemli bir hadise olmasının sebebi bu yıllarda milletvekili olmanın seçkinci bir yanının olmasıdır. O yüzden bu olay kahvedeki bazı kişiler için "bizim de bir milletvekilimiz var" duygusu ile karşılanmıştır. (84-85)
-Bosna meselesi denilince ilk akla gelen Bosna Dayanışma Grubu'dur. Şüphesiz Bosna Dayanışma Grubu kahveden bağımsız bir organizasyondur. Ancak o dönemde bu grubun içindeki birçok kişi için İLESAM uğrak noktalardan birisidir. Süleyman Gündüz, grubun oluşum sürecindeki önemli isimlerdendir. Onu önemli kılan bir özellik daha vardır; O, Bosna Savaşı yıllarında Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın danışmanı olmuştur. (92)
-Yukarıdaki ifadelerden anlaşıldığı gibi, Yeni Şafak gazetesinin insan sermayesinin büyük bir çoğunluğunu kahve müdavimleri oluşturmaktadır: Nusret Özcan, Şaban Abak, Hakan Albayrak, Mehmet Şeker, Yusuf Ziya Cömert, İbrahim Kiras, Mehmet Ocaktan, Mustafa Karaalioğlu, Ebubekir Kurban, Hamit Can, Selman Cahit, Selahattin Yusuf, Akif Emre, Ahmet Kekeç. (103)
-Kahveyi orijinal kılan yanı ise aromalı nargileyi Türkiye ile ilk tanıştıran Mısırlı Samir'in İLESAM çalışanı olmasıdır. Dolayısıyla kahve Türk kültür tarihinde "tömbekiden aromalı nargileye geçilen" ilk yerdir. (321)
-Bilenler bilir; Ankara’daki Sakarya Çay Ocağı günlerinden İstanbul’daki Erenler ve İLESAM günlerine değin her zaman yolu kahveye düşmüş biri olan Şükrü Karaca DYP lideri Tansu Çiller’in danışmanı olmuştu. DYP’nin siyasi kampanya işini Erol Olçok ve Yusuf Ağabey üstlenmişti. Daha sonraki yıllarda Ak parti kurulunca Erol Olçok’un bu işlerde ne kadar başarılı olduğu tescillendi. (377)
Ötüken Neşriyat, 2023 basım, 2.baskı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder