-22 Aralık 1963’te doğmuşum. Kadıköy Kızıltoprak’taydı doğduğum ev. Babam Kastamonu’nun bir köyünden sanırım 50’li yıllarda İstanbul’a gelmiş. Askere gittiğinde üç çocuk babası olan babam, asker dönüşünde eşini kaybedince zaten içgüveyi olduğu o evden ayrılarak İstanbul’a gelmiş. 50’lerin sonu 60’ların başı bir tarihte annemle evleniyor. Her ikisinin de ikinci evliliği. 7 yaşımdan evlenene kadar Hasanpaşa’da iki oda bir salon 70 metrekare bir evde oturduk.
-Herkesin aksine Harry Potter’ı da sevdim. Bütün ciltlerini okudum ve çıkan tüm filmlerini izledim. (41)
-Bağlarbaşı Kız Fazilet Kur’an kursunda 4 yıl yatılı olarak okudum. Çok değerli hocalar, çok değerli arkadaşlar tanıdım. Hocalarımdan rahmetle yâd ettiğim Hüseyin Suudi Erdoğan (fıkıh ve hadis), Mahmut Bayram (Arapça), Fahrettin Dinçkol (hitabet), Ali Fikri Yavuz (akaid ve tefsir), Abdullah Yazıcı (vakıf müdürümüz, idarecimiz) ile hayatlarının bereketlerine dua ettiğim İbrahim Tanrıkulu (Kur’an-ı Kerim), Nedim Urhan (hadis) beylerin her biri bizim için bir deryan gibiydiler.
-Hele de sizin kitapların arasında kalmaya mahkûm sanılan bir bilgiden hayata uyarlayarak anlattığınız bir nüansın birinin hayatında küçükte olsa bir iyileşmeye sebep olduğunu anladığınızda hissettiğiniz işe yarama duygusu, başka hangi keyifli işle elde edilebilir? (89)
-Daha Kur’an kursunda öğrenciyken civarımızda oturan arkadaşlarla İhya okumak için toplanırdık. İhya’yı bitirdik. Fi-‘zilal’i de epeyce okuduk o toplantılarda. (98)
-Kişisel tecrübemden yola çıkarak söylüyorum ki, insanların ilgiyle dinlemeyeceği hiçbir konu yoktur; yeter ki bu konunun onun hayatıyla ne ilgisi olduğunu, konuyu sunmadan önce net bir şekilde ortaya koyabilelim. (240)
-Ulema, yabani otlardan temizlenmiş, toprağı aktarılmış araziye fidanları diken çiftçiler, evliya ise o fidanları sulayan, toprağını çapalayan, gübreleyen bahçıvanlar gibi. Hiç birinin yerini öteki dolduramaz ve hiçbiri diğerinden daha az ya da çok önemli değil. (253)
Kaknüs Yayınları, 2010 basım, 1.baskı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder