-Bugün inandığını söyleyen, insanları içten içe kemiren “Paranın dini imanı yok” dedirten, insan ilişkilerini bozan şey piyasa ahlakı değil, egemenlerin toplum kesimlerine yayılma istidadı gösteren ahlaksızlığıdır. (34)
-Eğer baba, çocuk anneden uzaklaşırken müşfik ve destekleyici davranırsa, dünya çocuğa daha emniyetli bir yer olarak gözükecektir. Bu anlamda baba, çocuğun bağımsızlık ve ayrılığı sınadığı istikrarlı bir yerdir. O gerçeklik kavramının ta kendisini temsil eder; bir dış güç olarak yaşanan gerçekliği. (52)
-Ailenin üzerinde pek az kontrol yetkisine sahip olduğu profesyonel hizmetlere bağımlı hale gelmesi, bir yandan ana babalığın değersizleştirilmesi, anonimleştirilmesi anlamına gelir. Şirketlerin ve onlara hizmet eden bürokratik devletin ortaya çıkışıyla yetkileri törpülenen anne baba beceriksiz, yetersiz ve kendine güveni olmayan kimseler halini almışlardır. Geleneksel toplumlarda babaya düşen görevler çoktan ilgili kurumlara devredilmiş, ev içi eğlence ve eğitim de televizyonların tekeline bırakılmıştır. Yani pederşahilik, iddia edilenin aksine, kişisel bağımlılığın yerine bürokratik mantığı koyar. Dolayısıyla insanları bir zahmetten kurtarmış değildir; sadece bağımlılığın mahiyeti değişmiştir. Birey örgüte, yurttaş devlete, işçi idareciye, ebeveyn “yardım meslekleri”ne bağımlı hale gelmiştir. Vatandaşı müşteriye dönüştüren reklam endüstrisi de boş durmamış, insanları dükkândan alınan mamüllerin evde yapılanlara göre daha iyi olduğuna ikna etmiş ve böylece pazen donlar, çizgili Sümerbank pijamaları tarihe karışmıştır. (53-4)
-Geleneksel toplulukta kişi samimi, güvenilir, çalışkan bir insan olmakla “iyi” sıfatını hak ediyordu. Sosyal açıdan doygun bir bağlamda, bir orta sınıf erkeğinden beklenen bundan çok daha fazlasıdır. Bu da insan eylemlerindeki yüzeyselliği ve samimiyetsizliği artırmaktadır. Otantisite (sahihlik) ve samimiyet uzaklaşırken, suçluluk ve yüzeysellik duygusu sahne alır ve bunlar “pastiş kişilik”in zeminini hazırlar. Pastiş kişilik, sosyal bir bukalemundur. Hazırda olan herhangi bir kaynaktan kimlik kırıntılarını alır ve onları belirli bir durumda arzu edilir ve işe yarar hale dönüştürür. Pastiş kişilik için sosyal bağlam dışında inşa edilecek bir benlik yoktur. Giyim, kuşam, benliği oluşturmanın temel aracı olur. Her uluslararası marka benliğe yeni ve farklı bir ifade imkânı verecektir. (84-5)
-Geleneksel kültürlerin çoğunda beden şikâyetleri aynı zamanda ahlaki sorunlardır. Sosyal ilişkilerde ve kültürel ethosta ki uyumsuzlukların göstergeleridir. (131)
-Beden, Batı kültüründe Hristiyan ilahiyatı ve günah çıkarma pratiğinin bir unsuru olmaktan çıkarılıp bilimin nesnesi haline getirilmek suretiyle sekülerleştirilmiştir. Kilise diğer toplumsal kurumlardan ve özellikle devletin güdümündeki kurumlardan farklılaştıkça, bozukluk kategorileri arasında da tedrici ama adaletsiz bir farklılaşma ortaya çıktı. Günah, hastalık, sapkınlık ve suçun etkisine göre daha kesin çizgilerle çizile sınırları zuhur etti. Bunun sonucu olarak, sözgelimi Hristiyanlıktaki günah çıkarma ediminin yerini psikanalitik muayene aldı. Sekülarizasyon süreciyle insan vücudun sınırlarından kurtulmaya ve anatomik bakışa açılmaya zorlandı. Artık anatomi masasına yatırılan ceset, ölümle birlikte, gizlisini saklısını, yaşayanlara ifşa etti. Anatomi dersi şöyle ya da böyle bir ahlak dersi halini aldı; gözlemcileri hayatın kırılganlığı ve sonluluğu hakkında fikir sahibi kıldı. (143)
-Alternatif tıp biçimlerini fazla romantize etmek doğru değilse de, bir genelleme yapılabilir: modern tıp teknolojiden yana zengin, insandan yana fakirken, alternatif yöntemler için tam tersi geçerlidir. Modern tıp, bilgi zemini olarak materyalizm üzerine inşa edilmiştir ve diyalektik düşünme biçimlerinden hoşlanmaz. Ona göre tabiat fizikseldir; bakış açısından bağısız olarak görülebilir. İşte bu yüzden, bakışa büyük önem verilir. Önemli olan mikroskopla ya da başka biçimlerle bir şeyin görülebilmesidir. Hastalığın ruhsal ve toplumsal görüngüleri, klinik bakışla zaptedilmediği için, bir kenara itilir. (146)
Kapı Yayınları, 2016 basım,1.baskı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder