04 Mayıs 2025

KİTABÜ’L MİRAÇ HAKKA YÜKSELİŞ – ABDÜLKERİM KUŞEYRİ

    *Abdülkerim ibn Hevazin ibn Abdülmelik ibn Talha ibn Muhammed Ebü’l-Kasım el-Kuşeyri en-Nişaburi 376 (Miladi 986) yılının Rebiülevvel ayında doğdu. Usul-i dinde Eşari mezhebi, füru-i dinde ise Şafii mezhebi üzereydi. İmam Muhammed el-Cüveyni, Ahmed ibn Hüseyin el-Beyhaki’nin içinde bulunduğu bir toplulukla hacca gitti. Tasavvufta Ebu’l-Kasım en-Nasrabazi’ye intisap etmiştir. Kuşeyri ile Hanbeliler arasında, Kuşeyri’nin Eş’ari düşünceyi savunması nedeniyle düşmanlık baş gösterdi. Yaşanılan tatsız olaylardan dolayı Kuşeyri vatanından ayrılmak zorunda kaldı. 465 yılında vefat etti. Şeyhi Ebu Ali ed-Dekkak’ın yanında medresede defnedildi.

-Hz. Peygamber (sav) göğe cesediyle çıkmıştır. Zahir ifadelerinde şehadet ettiği gibi Hz. Peygamber (sav) Mekke’den Beyt’ül-Mukaddes’e mübarek bedeniyle çıkmıştır. İsra sure-i celilesinin ilk ayetlerinin ibarelerindeki zahiri hakikat, geceleyin bedenle götürüldüğünü göstermektedir.

-Denilmiştir ki; Üç peygamber vardır ki, nurlar kendilerinde zahir olmuştur. Yusuf(as), Musa(as) ve Muhammed(sav). Yusuf (as)’a gelince nurlar zahirine zahir oldu. Bundan dolayı yüzü bir kavmin sapıtmasına neden oldu. Musa(as)’a gelince ise nur eline zahir oldu. Elini kusursuz bembeyaz olarak çıkardı. Böylece bu onun mucizesi oldu. Mustafa (sav)’e gelince ise nur sırrında zahir oldu. Bundan dolayı Hz. Peygamber(sav) şöyle buyurdu: “Rabbim dışında kimse beni kuşatamaz”

-Bazı âlimler şöyle demişlerdir: “Allah Teâla’nın insanlara göndermiş olduğu her resul kendi mertebesince miraca sahiptir”

-Velilerin beden ile miraç edilmesi hiçbir kimseden aktarılmamıştır. Kendisinin böyle bir şeye sahip olduğu kendisinin haber verdiği aktarılmamıştır. Ancak “Miracın Mustafa(sav) dışında hiçbir kimseye ait olmadığında icma söz konusudur” denilmesi uzak bir olasılık değildir. Eğer bu caiz olmuş olsaydı hiç kuşkusuz bir görüş/mezhep olmuş olurdu. Günümüze kadar hiçbir kimseden böyle bir görüşe sahip olduğu haber verilmemiştir. Uykuda miracın gerçekleşmiş olmasına gelince ise bazı havas için bunun gerçekleşmiş olması yadsınacak bir durum olmamalıdır.

-Üstad Ebu Ali Dekkak’ın şöyle dediğini işittim: “Peygamber Efendimiz (sav) ümmetine miracı tahkik üzere getirmiştir. Bundan dolayıdır ki namaz bizim için Miraç menzilesindedir. Hz.Rasulullah(sav) miracı üç menzile sahipti: Harem’den Mescid-i Aksa’ya; Mescid-i Aksa’dan Sidretül Münteha’ya; Sidretül Münteha’dan Kab-ı Kavseyn’e veya daha yakın bir mesafeye. Namazımızda aynı şekilde üç menzile sahiptir: Kıyam, rükû, sücud. Sücud yakınlığın zirvesidir.

-Rütbe bakımından Peygamber Efendimize(sav) en yakın olan Musa(as)dır. Zira Allah Teâlâ’nın Peygamberimiz Efendimiz(sav)i zikrettiği her yerde Hz. Musa (as)Dan bir nebze bahsetmediği yer çok azdır.

İlkharf yayınları, 2011 basım, Çeviren: Cevher Caduk

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

OMURGASIZLAŞTIRILMIŞ TÜRKLÜK – TEOMAN DURALI

-Çin kaynaklarında Türkçe adındaki bir dilin bahsi ilk defa MÖ 1766’da geçer. Bu Şia (Xia) hanedanı devrinde rast gelinmiş Çince Tujue, Orta...